Arşiv

Aralık 2020

Browsing

İlk kedinizi aldınız ve bakımına alıştınız. Onu sevdiniz , bakımı size zor gelmedi ise diğer kediniz bir yaşına gelmeden ikinci minnoşu alabilirsiniz. İnsan insana lazım derler ya bence kedi de kediye lazım. Psikolojileri açısından iki tane çok iyi oluyor. Tercihen ikisini de aynı cins olması huylarının ortak olmasını sağlıyor. Cinsiyetleri de aynı olmalı. Bildiğiniz kardeş oluyorlar evde. Sabahları beraber oynuyorlar,enerjilerini beraber atıyorlar. İki kedi ortak tuvalet kabını kullanabilir ama yemek ve su kapları ayrı olmalı. Kediler özgür ruhludur onun için onun davranışlarını çok fazla kontrol edemezsiniz ama bu da onları çok da kuralsız bırakmak demek değil. 2 kedi olunca tüy sorunu ve masrafı da çarpı iki oluyor. Ben tüy sorunu yaşamıyorum. Masraf konusunda da masrafları artacağı için diğerinin sabit aşıları bittikten sonra ikinci kediyi almanız işinizi kolaylaştırır..Ama genede kum ve mama masrafı artacaktır. Koku sorununu ben #reflex kum ile çözdüm. Kedi sever arkadaşınıza en güzel hediye bu kumdan hediye almak…

Denemediğim ürünü asla önermem. Düz saça benim gibi bayılan dalgalı ve zor saça sahip olanlar için çok doğru bir ürün önereceğim. Benim saçım kuru ve kendinden dalgalı ve boyalı saç. Bakım gerektiriyor,pek öyle yıka ve çık yapamıyorum. Pandemi zamanı da bu süreç beni zorladı. Fakir düzleştirici tarağı aldığımda ilk önce kullanamadım. Islak saçda denemiştim olmadı. Sonra kuru ya da hafif nemli saçda denedim ve sonuç muhteşem oldu. Yıkandıktan sonra saçınızın kurumasını bekleyin, buna vaktinz yok ise fön ike kurutun. Sonra önünüze dökülen saçları toplamak için havlu ya da başka bir sey olsun ben kutu kapağı kullanıyorum😂. Böylece etrafa saç da dağılmamış oluyor. Saçı güzelce tarayın ve tututam tutam alıp taramaya başlayın. Yumuşacık,dümdüz parlak bir saç. Üstelik yapımı çok kolay. Yanık olmuyor. Saç kurumuyor. Saça dalga vermek de elinizde. Ben çok memnun kaldım. Fiyatı da çok uygun zaten bu da olmasaydı o meshur pahalı markayı almayı düşünüyordum ama gerek yokmuş. Param…

İğrenç bir gün geçirdim. Gerginim,bardağın boş tarafından görmeye çok musaittim. Her ne kadar zihnim karşıt cümleler kursada evet bugün negatifim. Guess what? Tahmin et bakalım? Bu düşüncelerin hepsini kabul ediyorum . Beni dibe çekemeyeceksin! Bugün sinirliyim. Cadıyım. Belki isyandayım ve belki de kıskancım. Hepsi benim. Duygularım özgür ve canları ne hissetmek isterse onu hisseder.Bununla savaşamam, kedi kumu gibi üstünü de örtemem. Neyse o! Kırgınım da . Emek verdiğim kişilere verdiğim gereksiz değer için. Bana hissetirdikleri bu tuhaf duygu içinde. Yıllarımı çok savruk ve bilinçsizde kullandığım İçinde pişmanlıklar içindeyim. 2021 oluyor ve ben hala ayn. mıyım? Bilmiyorum? Ama bu kabul ediş beni rahatlatıyor. Duygularımla kavga etmemek sadece dinlemek ve önüme bakmak. Yazmak bile iyi geldi şu an! Derdim ufacık aslında. Çözümü de bende mi bilmiyorum. Evrenle kavga etmek niyetinde değilim. Başkaldırınca duygular ortaya çıkıyor. Bu hafta olmak istediğim yerde değildim. Bu beni üzdü. Genelde hicbir zaman olmak istediğim yerde olmuyorum. Acaba…

Niyet de inanç lazımdır. Olumlamada inanç olmasa da yapılabilir.Sürekli tekrar ile bilinçaltı en sonunda cevap verir. Niyet bilinç düzeyi ile ilgilidir. Olumlama bilinçaltı ile ilgilidir. Niyet herkes için yapılabilir. Olumlama sadece kendiniz için yapılır. Niyette hedef kesindir.Koşullar olmamalı,sonuç bilinmeli. Niyette gercekten inanmak,kalpden hissetmek çok önemlidir. Olumlamada bu sürekli tekrarla gelişir. Bana sorarsanız ikisi de biribirini tamamlayan bir bütündür. Olumlamalar iyi niyetlere kavuşma yolunu açar. Sonucta kalp ve dil bir olmalı ki niyetler duyulsun. Kişisel gelişim de her bir nokta bütünün ayrılmaz parçalarıdır. Niyetlerimizin bütünün hayrına olmasını seçelim. Sevgiler…

Olumlama bilinçaltını pozitif anlamda iyilşetirmek,geliştirmek ve geçmiş zamandan bugüne gelen negatif düşünce kalıplarını pozitif düşüncelere dönüştürmek için yapılan bilinçaltı çalışmasıdır. Zihin,kalp ve düşünceyi aynı dilek doğrutusunda birleştirmek için uygulanan biliçaltı dönüştürme çalışmalarıdır. Çekim yasası gereği mevcut kaydın inanca uygun şekilde değiştirme çalışmasıdır. Olumlama kendiniz için yapılır.İçinde inanç olmasa bile söylenen düşüncelere sürekli tekrar ile bilinçaltı cevap verir ve istenilen yönde dönüşüm başlar. Duygu ve düşüncelerin sesli ifade ediş şeklidir. İnsanlar duygu ve düşüncelerle hayatlarına olumlu ya da olumsuz durumları işlerler. Negatif kurulan her cümle tüm korkuları hayatınıza bir tohum gibi eker.Bu tohumlar büyüdükçe,yeşerdikçe korkulan istenmeyen her türlü durumu meyve verir.Ve bu olumsuzlukları yaşayan kişi de aldığı sonuclar doğrultusunda ben bildim işte korktuğum başıma geldi! diye düşünür. Oysa korktuğunu düşüne düşüne coğu zaman söyleyerek kendi başına getirmiştir. O sonucu bilmedi sonuca yön verdi,yani korkularını biçimlendirip olumsuza davet etti. Bunun sonucunda kendini sorguladı,istemediğim herşey başıma geldi,dileklerim neden olmuyor? Hatta bu soruların sonucunda…

Evren çaba sarfetmemizi istemez. Evren sadece fark etmemizi bekler. Gereksiz farkındalıkla çaba içinde olan zihin berrak,saf farkındalık içinde olamaz. Hayatımızın içinde ki belalar,hastalıklarla savaşamayız. Olaylar arkasında ki nedeni fark edebilmek zihnin farkındalığı ile olur. Evrende ki akışa uyum sağlamak ve bunu zorlanmadan farkındalıkla yapabilmek an da kalmanın anahtarıdır. İyi olaylarda,kötü olaylarda hayatımıza bir akış içinde girer.Kadersel oluşumdur bu akış. Gelen ile kavga etmek,hayatımızda düzelmeyi sağlamaz.Acıyı dindirmez. Fakat bu kavganın aksine,uyum içinde farkında olmak kader yazılımının içinde ki döngüyü değiştirir. Bu uyum benim için dua’dır. Her an,her sonuç bizler için var. Su gibi uyum içinde akabilmek,doğa ile bütün olmak olmamız gereken hal durumu. Elimizden geleni yaptıktan sonra kabul etmek ve o an’da kalabilmek. Peki nedir An’da kalmak? An’da kalmak zihin,beden ve ruh bütünlüğüdür. Akışta olabilmek için an’da kalabilmek gerekir. An’da kalırken zihin beden ile uyum içinde olmalı,olmalı ki fark edebilmeliyiz. Farkındalık arttığı an an’da kalabilir,yaptığımız işin enerjisini yükseltebiliriz. Sadece yaptığımız işe…

Günümüzde tüm ağızlar aynı şeyi söylüyor; anda kal,akıştayım,an önemli, an da kalma yolları,akışa bıraktım falan filan derken bazen hay senin akışına dediğimiz olaylar içinde olabiliyoruz.Çünkü çoğumuz akışta olmak ile akışta kalmak arasında ki ince fakat derin farkı,anlamı bilmiyoruz. Ruhsal ve bedensel bütünlük içinde uyanıştaki koca adım akışta olmak ile akışa bırakmak eylemi arasında ki farkı fark etmesidir. İnsanlık için küçük bir adım görünsede ruhsal uyanışınız için büyük bir adımdır.Büyük bir adım olmasının nedeni bu iki eylem tam anlaşılmadığı için bazı bireylerde aşırı bencilliğe,tepkisizliğe robot bir yaşantıya yol açmasıdır.”Ben” olmak unutmayın “biz” olmaktan geçer. Nedir peki fark? Basit ve anlaşılır şekilde açıklamaya çalışacağım. Akışta olmak; olduğunuz halde olmak,olanı görmek,hissetmek ve durumların sonuçlarını içselleştirmeden yani üstüne alınmadan fark etmek.Karşılaştığın sorununun sonucunu ,bu sonucun nedenını fark etmek,sonucu görmek ve bundan alınacak dersi alıp,edindiğin tecrübeni en kıymetli köşene koyup devam etmek. Eskilerin deyimi “dersini almak” .Konunun sende yarattığı hisse takılıp kalmak değil, o konunun…